Bir Haremağasının Hatıraları – SUAT DERVİŞ
”Gözlerime yaşlar dolduğunu hissettim. Utanmasam ağlayacaktım. Hayatta bana o büyük kötülüğü yapmış olanlar sanki benim kalbimi de öldürmüşler miydi? Benim hayattaki nasibim sade ümitsizce sevmek mi? O kendi aşkı, acısı ve derdiyle o kadar meşguldü ki, gözlerimin yaşla dolduğunu, ağlamak üzere olduğumu fark etmedi bile.”⠀
Herkese merhaba✨ Bugün sizler ile çok severek okuduğum bir Haremağasının Hatıraları’nı paylaşacağım.
Öncelikle sevgili yazar Suat Derviş’ten bahsetmek istiyorum. Kendisi döneminin en başarılı kadınlarından. Hayatını biraz araştırdım ve hayran kaldım. Hele ki bu kitabı sadece on beş günde yazdığını öğrendiğimde çok şaşırdım. Yazarımızın babası çok hasta ve tedaviyi karşılayacak durumda değiller. Babasının sağlığı için on beş gün içinde bu harika eseri çıkarmak zorunda. Şöyle bir on beş gün düşünün. Yan odanızda babanız acılar içinde kıvranıyor ve siz sabahlara kadar kitap yazıyorsunuz. Kesinlikle hayran olunası.✨⠀⠀
Kitaptan bahsedecek olursam, isminden de anlaşıldığı gibi Osmanlı’daki bir haremağasının ağzından o dönemde yaşanılanları okuyoruz. Ben zaten bu türde okuma yapmayı çok severim. Livaneli’den Engereğin Gözü’nü de çok severek okumuştum. Haremağası Hayrettin’in çocukken kaçırılarak hadım edilmesi, ondan ona satılması ve sonunda Osmanlı’da iyi bir yer edinmesini ve anılarını okuyoruz kitapta. İnsanlar öyle acılar çekmişler ki. İnsan hayret ediyor. Hele kaçırılan çocukları düşündükçe mahvoluyorum gerçekten.⠀
Bu kitabı kesinlikle okumalısınız. Ben inanılmaz beğendim. Sayfaları nasıl çevirdiğimi anlamadan kitabı bitirdim. ⠀
Herkese iyi günler dilerim, kitapla kalın.📔