Türkiye’nin 10 Yıllık ‘Uzay Yolu Haritası’
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’nda Milli Uzay Programı’na ilişkin değerlendirmede bulundu, gündemdeki soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Milli Uzay Programı”nı törenle tanıttığını anımsatan Varank, iddialı bir hedef ortaya konulup, özellikle uzay gibi dünyada yarışın tekrar başladığı bir alanda hedefler ilan ediliyorsa bu tip organizasyonlar yapmanın etkili olduğunu söyledi.
Türkiye’deki uzay çalışmalarına dikkati çeken Varank, şu değerlendirmede bulundu: “Türkiye aslında bir uzay ülkesi diyebiliriz. Rahmetli Turgut Özal’ın vizyonuyla 1980’li yılların sonlarına doğru Türkiye kendi haberleşme uydusuna sahip olan ve bunun işletmesini yapabilen bir ülke konumuna geldi. Biz bugün bu yayını yapabiliyorsak o uydular sayesinde, Türksat sayesinde yapabiliyoruz.” Varank, Türkiye’de özellikle uzay alanında insan kaynağı, altyapılar, teknoloji geliştirme anlamında bir kapasite oluşturulduğuna işaret etti. Gelecek dönemde neler yapılacağını, nerelere yatırım yapılacağını, hangi insan kaynağını geliştirmek için hangi alanlara yönelineceğine ilişkin önemli hedefler olduğunu belirten Varank, “Bu program, Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıldaki yol haritası diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Varank, uzayın sivil amaçlarla kullanımının uluslararası iş birlikleri gerektirdiğini, şu anda var olan Uluslararası Uzay İstasyonunu, birçok ülkenin ortak kullanabildiğini, bu alanda daha fazla uluslararası iş birliğine ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi. Türkiye Uzay Ajansının kurulmasıyla yabancı ülkelerden oldukça güzel dönüşler aldıklarına işaret eden Varank, şöyle konuştu: “Şu ana kadar üç ülkeyle uluslararası anlaşma imzaladık. Pakistan ve Azerbaycan ile anlaşmalar hazır, imza aşamasına geldi. Bunun yanında ABD, Rusya, Japonya, Hindistan, Çin’deki şirketlerle görüşmelerimiz devam ediyor. Burada kendimize koyduğumuz hedeflerin bir kısmını yapmak üzere uluslararası iş birliklerine de ihtiyacımız olacak. Uzay alanında ülkelerin farklı yaklaşımları var, iş birliğinin daha fazla ön plana çıktığı bir alandan bahsediyoruz. Bu manada da uluslararası iş birliklerimize elbette devam edeceğiz. Orada bizimle çalışmak isteyen, kendileri geçmişte birtakım teknolojilere sahip olan artık o teknolojileri güncelleyemedikleri için uzay alanında bunları kullanamayan ülkeler, bizimle beraber bu teknolojileri güncellemek istiyorlar. Dolayısıyla bu alanda önemli iş birliklerini önümüzdeki dönemde görebileceğiz.”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın öne çıkan açıklamaları şöyle:
Cumhurbaşkanı’mızın gönlünden geçen bir kadın astronotun uzaya gitmesi. En uygun vatandaşımızın orada misyonu gerçekleştirmesini sağlayacağız.
Hem yaptığımız teknolojilere uzay tarihçesi kazandıracağız hem de uzay ekonomisi alanında önemli bir güç haline geleceğiz.
Biz yapacağımız tüm çalışmalarda hem kendimize ve yaptığımız teknolojilere ‘uzay tarihçesi’ kazandıracağız hem de uzay ekonomisi alanında önemli bir güç haline gelmiş olacağız.
Siyasi sahiplenme çok önemli. Böylesi dünyaya adeta meydan okuyan bir işte en üst düzeyde siyasi sahiplenme olması, devletimizin başkanının bunu sahipleniyor ve bu işin bizzat takipçisi olması hem işleri kolaylaştırıyor hem de bize motivasyon sağlıyor.
(Uzay limanı işletmesi) İşte biz bunu da gerçekleştirmek üzere dost ve müttefik ülkelerle şu anda görüşmelerimizi yapıyoruz, belki bir ortak uzay limanı işletmesi kurmak, burada bizi uzaya ulaştıracak roketleri tasarlamak üzere.
Yörüngeye çıkaracağımız uzay aracımızı kendi geliştirdiğimiz özgün ve milli motorumuzu ateşleyerek aya göndereceğiz ve uzay aracımızın aya sert iniş yapmasını sağlayacağız.
Buradaki misyonun ilk aşamasından tek beklentimiz var, kendi geliştirdiğimiz ve oldukça özgün olan hibrit motoru uzayda ateşlemek.
Şu ana kadar üç ülkeyle uluslararası anlaşma imzaladık. Pakistan ve Azerbaycan ile anlaşmalar hazır, imza aşamasına geldi. Bunun yanında ABD, Rusya, Japonya, Hindistan, Çin’deki şirketlerle görüşmelerimiz devam ediyor.
Kendimize koyduğumuz hedeflerin bir kısmını yapmak üzere uluslararası iş birliklerine de ihtiyacımız olacak.
Türkiye eğer bu hedefleri başarabilirse dünyada bunları yapan belki 6-7 ülkeden birisi olacak.
Türkiye’yi teknoloji pazarı değil, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla kendi teknolojisini geliştirip, üreten ve bundan ekonomik katkı ve fayda sağlayan ülke konumuna getireceğiz.Türkiye’nin aşı çalışmalarına da değinen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, inaktif, VLP ve adenovirüs olmak üzere şu anda insan deneyleri başlayacak 3 aşı adayının olduğunu belirtti. Varank, “Şu anda ilk faz 1 çalışma ruhsatı alacak bu 3 aşı adayından hangisi faza geçerse ben gönüllü olmaya adayım. Zaten kaydımı da yaptırdım. Tüm Türkiye’ye çağrı yapmak istiyorum” dedi. Aşıların Türkiye’de üretilip üretilemeyeceği ilişkin altyapının olup olmadığıyla ilgili de çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Varank, araştırmalar sonucu 3 farklı özel sektör altyapısı bulduklarını bildirdi.
Almanya merkezli biyoteknoloji firması BioNTech’in kurucuları ve Kovid-19 aşısının geliştiricilerinden Prof. Dr. Uğur Şahin ile Türkiye’nin temasları hakkında da bilgi veren Varank, “Uğur Hoca’yla TÜBİTAK Başkanımız Hasan Mandal, nisan ayından beri görüşüyorlar. Uğur Şahin Hoca, aslında, Kovid-19’la gündeme gelmiş olsa da başka bir sürü biyoteknoloji alanındaki çalışmalarıyla da ön plana çıkmış değerli bir bilim insanı ve Türkiye’de de özellikle kanser araştırmalarıyla ilgili çalışmalar yapmak istiyor. Bu manada da Türkiye’de bir merkez kurmak için bizimle görüşmelere devam ediyor” dedi.
Varank, Şahin’e ortak üretim konusunda teklif yaptıklarına da değinerek, sözlerini şöyle tamamladı: “Kendilerine ortak üretimle ilgili de tekliflerimizi yaptık. Oldukça gündemde bir konu bunun üretimi. Avrupa Birliği, Amerika ilişkileri gibi farklı konular gündemde ama iletişimimiz devam ediyor. Kendilerini Türkiye’de ağırlamaktan, burada onların bir merkezine ev sahipliği yapmaktan memnun oluruz. Eğer Uğur Şahin Hoca da Türkiye’ye gelirse hem buradan fayda görür hem de Türkiye’deki kabiliyetlerle kendi işine katkı sağlar diye düşünüyoruz.”