Gizemli Homo Naledi Kimdir?
Güney Afrika’da bir mağaranın derinliklerinde bulunan kemikler, sadece bilim dünyasında değil tüm dünyada ilgiyle karşılandı. Bilim adamları Güney Afrika’da tarihi bir buluş gerçekleştirdiler. 15 farklı iskelet sisteminden oluşan bu keşif kendi alanında Afrika tarihindeki en büyük tek zamanlı keşif.
Bilim adamları bu buluşun atalarımız hakkındaki bildiklerimizi tamamen değiştireceğine inanıyor. Araştırmaya göre, bulunan bu kemiklerin, insanların şu ana kadar bilinmeyen bir atası olabileceği iddia ediliyordu. Araştırmacılar, Homo naledi ismini verdikleri bu yeni türün, daha ilkel primatlar ile insanlar arasında bir köprü olarak görülebileceğini söylüyor.
– Adı “yıldız” anlamına geliyor,
Naledi, Güney Afrika’da konuşulan Sesotho yerel dilinde “yıldız” anlamına geliyor.
-Birbirine benzeyen 15 farklı bireyin kemikleri,
Mağaranın dibinde bulunan 1500 kemik, 15 farklı bireye ait.
– Erkek ve dişilerin boyutları neredeyse aynı,
Homo naledi bireylerinin dişisi ve erkeği arasındaki fiziksel boyut farkı yok denilecek kadar az.
– Beyinleri çok küçük,
Beyinleri bir gorilin beyni ya da bir portakal büyüklüğünde.
– Boyları 150 cm. ,
İki ayak üzerinde duran bu hominidin boyunun yaklaşık 150 cm olduğu tahmin ediliyor.
– Kafatasları oldukça gelişmiş,
Homo naledilerin beyin hacimlerinin, modern insanlarınkinin yarısından az olmasına rağmen, genel şekil itibariyle oldukça gelişmiş
Homo naledi türü insanların bulundukları mağaranın girişi oldukça küçük. Bu mağarada yaşamadıkları da neredeyse kesin, çünkü mağarada hiçbir taş alet, iz ya da yemek kalıntısı bulunmadı. Mağarada başka hiçbir hayvan kalıntısı da bulunmadı.
Bir grup naledi bir şekilde mağaraya gelip, içinde sıkışıp ölmüş de olamazdı çünkü iskeletlerin uzun bir zaman dilimi içinde buraya atıldığı anlaşılıyordu. Başka etçil hayvanlar tarafından avlanıp getirildikleri teorisi de işe yaramadı çünkü kemiklerde hiç bir diş ya da kemirme izi de bulunmuyor. Son olarak da akan bir suyla buraya taşınmış olabilecekleri düşünüldü, fakat o zaman suyla birlikte gelen taşlar ve döküntü de mağarada bulunmalıydı. Fakat bunların hiçbiri bulunmadı.
Bu yüzden naledilerin ölülerini kasıtlı olarak buraya getirdikleri düşünülüyor.
– Ölülerini gömen en eski tür,
Bütün diğer olası açıklamaların çürütülmesiyle, Homo naledilerin, sadece Homo sapiens geleneği olduğunu düşündüğümüz ölüleri gömme geleneğine sahip oldukları anlaşıldı.
– Tam olarak ne zaman yaşadıkları bilinmiyor,
Naledi türünün Homo cinsinin ilk örnekleri arasında olabileceğine ve Afrika’da üç milyon yıl öncesine kadar yaşamış olabileceğine inanılıyor. Fakat tarihlendirmesi henüz yapılmadı.
– Kemikler ilk defa bu kadar çok ve birlikte bulundu,
Afrika kıtasında ilk kez insanın akrabalarına ait türlerin fosilleri bu kadar çok ve bir arada bulundu.
– Bacakları modern insanlara benziyor,
Bacak kemikleri uzun ve ince. Ayrıca modern iki ayak üzerinde durma özelliğini belirten güçlü kas bağlantıları var.
– Alet kullanma becerisine sahipler,
Avuç içleri, bilekleri ve baş parmakları tıpkı bir insanınki gibi. Bu da alet kullanımına işaret ediyor.
– Ayakları modern insanlarınkiyle neredeyse aynı,
Hafif eğimli ayak başparmakları haricinde, ayakları tartışmasız şekilde bizimkilerle aynı. Bu da uzun mesafe yürüyebildiklerini gösteriyor.
– İyi birer tırmanıcı,
Omuzları tırmanmayı ve ağaç benzeri şeylere asılmayı kolaylaştıracak biçimde konumlandırılmış.
– Ateşi kontrol etmeyi başarmış olabilirler,
Homo nalediler ateş kullanmayı biliyor olabilirdi. Ölülerini kasıtlı olarak buraya atmaları, bazı üyelerin cesetleri zifiri karanlıkta mağaraya açılan uzun ve ince deliğin tepesine kadar taşımalarını ve sonra da bütün yolu geri gitmelerini gerektiriyor.
Araştırmacılar bunun neredeyse kesin olarak, meşaleler ya da belli aralıklarla yakılmış ateşlerle mümkün olabileceğini söylüyor.