Bu Yazıyı Okuduktan Sonra Telefonunuza Alarm Kurmaktan Vazgeçeceksiniz!
Günümüzde telefon sadece artık bir haberleşme aracı olmanın çok ötesinde hayatımızı her alanda kolaylaştıran cihazların en başında geliyor. Müzik dinlemek, film izlemek, fotoğraf çekmek, makale yazmak, kitap okumak, hesap yapmak, para transferi yapmak ve daha fazlası…
İş yaşamımızda ya da spor aktivitelerimizde de yanımızdan ayırmadığımız telefonlar uyuduğumuz zaman bile her daim yanı başımızdalar. Ancak bizim hayatımızı kolaylaştırdığını düşündüğümüz bu aşırı kullanım durum aslında sağlığımızı ve uyku kalitemizi olumsuz yönde etkiliyor. Her şeyden önce telefonlarımızla kurduğumuz bağ yüzünden gelen bir bildirimi ya da mesajı sadece ışığın yanmasından bile fark edip uyanıyoruz. Özellikle ne kadar fazla uygulama kullanıyorsanız bu da o kadar fazla bildirim demek. Her seferinde baktığınız ekran ışığı da melatonin seviyesini ciddi oranda düşürerek yeniden uykuya dalmanızı zorlaştırıyor.
Araştırmalara göre, “Telefonunuz her ne kadar şarjda olsa da sürekli telefonunuzu kontrol etme dürtüsü hissedersiniz. Bu da yataktayken bile kendinizi ofiste ya da dışarda kısacası daha aktif bir ortamda gibi algılamanıza neden olur. Bu sebeple sakinleşmek, içe dönmek imkansız hale gelir. Telefonunuz gibi siz de devamlı alarmda olabilirsiniz.’’
Bu konudaki en iyi çözüm ise, ilk olarak bir çalar saat almak! Bu belki de en önemli adımlardan biri. Ya da en azından gece boyunca başka bir yerde bırakabilirsiniz. İster dijital ister klasik olsun eski saatlere yatak odanızda yer açmalısınız. Çünkü telefonlarda kullandığımız alarm ertelemeler de ayrı bir yorgunluğa sebep oluyor. Rutininizi ayarladığınız takdirde ilk etapta zorlansanız bile bazı durumlarda eski usul ilerlemek çok daha sağlıklı olacaktır. Sakinleşmek, içinizdeki alarmı durdurmak size de iyi gelecek…