Quasimodo Sendromu Acaba Nedir?
Quasimodo sendromu, bireylerin vücudunda aslında var olmayan kusurlar bulması ya da küçük kusurları büyütmesidir. Quasimodo sendromu yaşayan kişiler, kendi vücutlarında buldukları kusurlar nedeniyle yoğun bir huzursuzluk duygusu yaşamaktadır.
Adını Victor Hugo’nun başarılı eseri Notre Dame’ın Kamburu‘ndaki Quasimodo’dan alan sendromun, bir diğer isminin ise ‘beden dismorfik bozukluğu’ olduğu bilinmektedir.
Bu sendroma sahip kişiler, özellikle insanlar tarafından kolayca görülebilecek olan bölgelerindeki kusurlara odaklanırlar. Sıklıkla yüz çevresinde kusurları inceleyen Quasimodo sendromlu bireyler, ayna karşısında uzun süreler kalarak küçük kusurları büyütürler.
Çevreleri tarafından yüz, saç veya ciltlerindeki herhangi bir kusurun daha kolay fark edilebileceğini düşünmeleri nedeniyle bireyler, özellikle bu bölgelere daha takıntılı bir hale gelirler.
Sendromun gözlendiği kişiler, kendilerinde buldukları kusurlar nedeniyle sosyal hayata katılma zorluğu çekerken; sendromun daha ileri dönemlerinde ise kendilerine zarar verebilirler.
Özellikle ergenlik döneminde belirtilerine sıklıkla rastlanan Quasimodo sendromunun, minimum yaş aralığı ise 15-20 arasındadır. Takıntıları nedeniyle soluğu sıklıkla plastik cerrahide alabilme olasılıkları yüksek olan bu bireylerin, profesyonel bir yardım alması gerekmektedir.
Sendrumun ileri seviyelerinde sosyofobi, obsesif kompulsif bozukluk ve depresyon gibi sorunlara yol açmasını önlemek adına, psikiyatriste danışılmalı ve tedaviye başlanmalıdır.